.: Alan Seçimi
Lisede en uygun alana yönelmek, başarılı bir orta öğretime, başarılı bir orta öğretim ise sizleri en uygun üniversiteye; bu da daha güvenli ve başarılı bir geleceğe taşıyacaktır.
• Lise 1. sınıfın sonunda seçilecek alan, öğrencilerin ÖSS’de yapacakları tercihlerde son derece etkilidir. ÖSS’de alan ve alan dışı tercihlerde AOBP’nın çarpılacağı katsayı (Alan tercihlerinde 0.8, alan dışı tercihlerinde 0.3) farklı olacağı için alan seçimlerine özen gösterilmelidir.
• Lisede elde edilen başarı puanı (ders notlarına dayalı olarak hesaplanan Orta Öğretim Başarı Puanı) ve okulun ÖSS ortalaması (Ağırlıklı Orta Öğretim Başarı Puanı) ÖSS puanlarına eklenmekte ve sınav başarılarına etki etmektedir.
• Elinizdeki bu bülten, öğrencilerimizin alanlarını seçerken isabetli karar vermelerine yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır. Öğrencilerimizin mutlu bir geleceğe emin adımlarla ilerlemeleri sadece kendilerini değil hepimizi huzurlu ve mutlu edecektir.
Psik. Dan. ve Reh. Öğrt.
ALAN SEÇİMİNDE ETKİLİ OLAN ÖZELLİKLER
a) Akademik başarı, mesleklere ait özellikler.
b) Kendini tanıma (Kişilik, ilgi, yetenek, değerler, istek ve idealler)
c) Bireyin fiziksel özellikleri, aileye ve dış çevreye ait özellikler.
ALAN SEÇİMİ İLE İLGİLİ ESASLAR
MEB Orta Öğretim Kurumları Sınıf Geçme Yönetmeliği’ne göre alan seçimi ile ilgili esaslar şunlardır:
1) Programlarında birden fazla alana yer verilen liselerde 9 uncu sınıfı geçen öğrenciler; ilgi, istek, yetenek ve derslerdeki başarı durumlarına göre alanlara yönelir veya yönlendirilirler.
2) Yönlendirme, öğrenci ve velisinin görüşü alınarak ilgili müdür yardımcısı, sınıf öğretmeni ve rehber öğretmen tarafından yapılır.
3) Yönelme veya yönlendirme; liselerde 9. sınıfta okutulan ve alanlara kaynaklık eden derslerin yılsonu notlarının ağırlıklı ortalaması ya da bu derslerin yılsonu notları esas alınır.
4) Lise programındaki Alanlar ve Alanlara kaynaklık eden dersler şunlardır:
5) Buna göre,öğrenci;
a) Alana kaynaklık eden derslere ait yılsonu notlarının ağırlıklı ortalamasının 2,5 ve daha yukarı olduğu alan ya da alanlardan birine yönelir.
b) Yılsonunda 32. madde hükmüne göre, alana kaynaklık eden derslerin her birinden başarılı olduğu alan veya alanlardan birine yönelir. (Öğrencinin alan ortalaması seçmek istediği alan için 3.00 olsa bile alana kaynaklık eden derslerinin yıl sonu notu en az 2 olmalıdır).
c) Alanlara yönelme şartını taşımayan öğrenci, alanlara kaynaklık eden derslerin yıl sonu notlarının ağırlıklı ortalaması, hangi alan için daha yüksek ise o alana yönlendirilir. (Öğrencinin alan ortalamalarının hiç biri 3.00 ve yukarı değil ise öğrenci alan ortalaması en yüksek olan alana yönlendirilir).
d) Yöneldiği veya yönlendirildiği alan yerine başka bir alana devam etmek isteyen öğrenci, alana kaynaklık eden derslerin yıl sonu notlarının ağırlıklı ortalaması; tercih ettiği alana devam etmeye hak kazanmış ve ağırlıklı ortalaması en düşük olan öğrencinin ortalamasından daha aşağı olmamak kaydıyla bu alana yönelir.
e) Liselerde 10. sınıfa geçip birden fazla alana yönelme şartını taşıyan ve bir alana yönelmiş bulunan, öğrenci, istemesi durumunda ders yılının başlamasını izleyen bir ay içinde şartlarını taşıdığı diğer bir alana geçebilir.
f) Liselerde 10. sınıftan sonraki sınıflarda not şartına bakılmaksızın isteyen öğrenci, ders yılının başlamasını izleyen bir ay içinde alanını değiştirebilir. Ancak alanını değiştiren öğrenci, yeni alana ait alt sınıfın görmediği alan dersleri ile gördüğü halde bir ders saatinden fazla fark olan alan derslerinden sorumlu tutulur ve bu derslerden sınavlarına girmek koşuluyla sorumluluk hükümlerine tâbi olur. Önceki alanında varsa sorumlu olduğu alan derslerinden muaf tutulur. Alan seçmeli dersleri ile seçmeli derslerdeki sorumluluk durumunda değişiklik yapılmaz.
g) Okulda alan açılamaması veya bir alanı tercih eden Öğrenci sayısının 8'den az olması durumunda eğitim bölgesi müdürler kurulunca önlem alınarak kayıtları okullarında kalmak kaydıyla öğrencilerin alan açılan okullarda öğrenim görmeleri sağlanır. Bu uygulamanın mümkün olmaması durumunda ise sayıya bakılmaksızın istenilen alan açılır veya öğrenciler istedikleri alanlardan birine yönlendirilir.
h) Yabancı Dil, Sanat ve Spor alanları şartları uygun olan okullarda öğretime açılır.
Alan Seçiminin Üniversiteye Girişteki Önemi
· Eğer öğrenciler alan seçimini doğru yapmazlarsa 25 ile 50 arasında değişen bir puan kaybına uğrayacaklardır. Bu, ortalama binlerce kişinin gerisinde kalma anlamına gelir.
· Öğrencilerin, 9. sınıf sonunda bu kılavuzdaki bilgilere bakarak alan seçimini yapmaları gerekir.
· Alan seçimi, bir anlamda hayat boyu sürdürülecek mesleğin seçimi anlamına gelmektedir.
· Öğrenciler kendi alanı dışındaki okulları da kazanabilirler, ancak bunun çok zor olduğu herkesçe bilinmelidir.
· Seçilen alana uygun tercih yapılması halinde Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı 0,8 katsayısı ile, alandan farklı tercih yapıldığında ise 0.3 ile çarpılacaktır.
· Meslek lisesi öğrencilerinin alanıyla ilgili tercih yapmaları halinde bu katsayı (0,8+0,24) = 1,04 olacaktır.
· Meslek lisesi öğrencileri alan seçimini doğru yapmazlarsa 37 ile 74 puan arasında değişen bir puan kaybına uğrayabilirler.
Okulda Seçebileceğiniz Alanlarla İlgili Bilgi Kaynakları:
Ø İlgili müdür yardımcısı,
Ø Rehber öğretmen,
Ø Sınıf öğretmeni,
Ø Tanıtım ve yönlendirme ders notları,
Ø İlgili Yönetmelikler,
Ø ÖSS kılavuzu,
Ø Üst sınıflar,
Her konuda olduğu gibi bu konuda da bilgi kaynağının güvenli olmasına özen göstermenizi öneririz.
Alanlarla ilgili şu soruların cevabını araştırmalısınız.
Ø Hangi alanlar var?
Ø Alanlara geçiş koşulları nedir?
Ø Hangi alanda, hangi dersleri göreceğim?
Ø Hangi alandan hangi ÖSS puan türlerini çözerek, hangi üniversite programına gidebilirim?
Ø Hangi alandan hangi meslekleri seçebilirim?
Ø Ortak alan nedir?
Ø Hangi üniversite programları ortak alanlardadır? vb.
Özellikle Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi Kılavuzu’ndaki alanlar ve alanlardaki lisans programlarını belirten tabloları incelenmelidir.
Alanlara Kaynaklık Eden Dersler ve ÖSS İle İlişkisi
Alanlar
|
Alana Kaynaklık Eden Dersler
|
Puan Türü
|
Meslekler
|
Fen Bilimleri
|
Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji
|
Sayısal
|
Mühendislik, Tıp, Temel Bilimler vb.
|
Türkçe-Matematik
|
Matematik, Dil ve Anlatım, Türk Dili ve Edebiyatı
|
Eşit Ağırlık
|
İktisat, İşletme, Hukuk, Uluslar arası ilişkiler, Psikoloji vb.
|
Sosyal Bilimler
|
Dil ve Anlatım, Türk Edebiyatı, Tarih, Coğrafya
|
Sözel
|
İletişim, Edebiyat, Tarih, Coğrafya, Gazetecilik vb.
|
Yabancı Dil
|
Dil ve Anlatım, Türk Edebiyatı, Yabancı Dil
|
Dil
|
İngilizce, Almanca, Fransızca (Dil ve Edebiyatları, Öğretmenlikleri) Mütercim-Tercümanlık
|
Eğitsel Alanlardaki Güçlü ve Zayıf Yönlerini Geliştir
Eğitsel Alanlar ve bu alanlarda güçlü olan öğrencinin özellikleri nelerdir?
Fen Bilimleri Alanı güçlü olan öğrencinin özellikleri neler olabilir?
· Sayılarla çalışmayı ve hesaplamayı çok sever.
· Nesneleri kategoriye ayırmayı veya olayları belli bir mantıksal ilişki içinde düzenlemeyi çok sever.
· Matematik, fizik, kimya dersini çok sever.
· Deney yapmayı ve yeni şeyler yapmayı çok sever.
Türkçe- Matematik Alanı güçlü olan öğrencinin özellikleri neler olabilir?
- İsimler, yerler ve tarihler hakkında iyi bir hafızaya sahiptir.
- Başkaları ile yüksek düzeyde sözel iletişime girer.
- Kitap okumayı ve dinleyerek öğrenmeyi sever.
- Matematiksel hesaplama oyunlarını çok sever.
Sosyal Bilimler Alanı güçlü olan öğrencinin özellikleri neler olabilir?
- Kitap okumayı, araştırmayı çok sever.
- İsimler, yerler ve tarihler hakkında iyi bir hafızaya sahiptir
- Kavramlarla ve kelimelerle çok iyi düşünür ve yazar.
- Bir şeyi başkalarıyla işbirliği yaparak, onlarla paylaşarak ve onlara öğreterek öğrenmeyi sever.
Yabancı Dil Alanı güçlü olan öğrencinin özellikleri neler olabilir?
- Kelimelerin telaffuzlarına, vurgularına ve anlamlarına duyarlıdır.
- Dilin gramer yapısına ve fonksiyonlarına karşı duyarlıdır.
- Öğrendiği yeni kelimeleri anlamlarına uygun olarak konuşma ve yazı dilinde kullanır.
Sanat Alanı güçlü olan öğrencinin özellikleri neler olabilir?
- Okurken kelimelere oranla resimlerden daha çok öğrenir.
- Varlıkların görsel imgelerini çok iyi ve net olarak hatırlar.
- Yaşına göre yüksek düzeyde beceri gerektiren resimler çizer.
- Müzik ve resim ile ilgili dersleri çok sever.
- Ders çalışırken farkında olmadan masaya vurarak ritm tutar.
Sevgili öğrenciler eğitsel alanlardaki güçlü ve zayıf yönlerin geliştirilmesinde ders çalışma alışkanlıklarının, verimli ders çalışma tekniklerinin, başarı ve başarısızlığa neden olan etmenleri bilmekte önemlidir.
Ayrıca eğitsel alanların her birinde başarılı olunamayabilir. Ancak bu alanlardaki güçlü ve zayıf yönlerinizi fark etmeniz hem şimdi hem de gelecekte sizin için önemlidir.
Alan Seçimine Etki Eden Faktörler
Ø “Alan / Bölüm / Meslek seçimine etki eden faktörle neler olabilir ?”
a. İş bulma olanakları,
b. Ekonomik koşulları,
c. Aile, Çevre, Okul, Dershane,
d. Saygınlık, Başarı,
e. Mesleği sevmek, İstek, İlgi,
f. ÖSS, Gerektirdiği özel yetenek, Puan türü,
g. Çalışma koşulları,
h. Hazırlık ve yabancı dil,
r. Kişisel alışkanlıklar,
s. Kişilik Özellikleri,
t. Fiziksel özellikler,
u. Ekonomik koşulları,
ü. Yurt ve burs koşulları,
v. Uygulanan envanter sonuçları,
y. Hangi üniversitelerde, hangi illerde olduğu,
z. Gelecek durumu, vb.
Alan seçiminde etkili olan bu kriterlerin hepsi önemlidir. Her biri üzerinde ayrı ayrı durulması gerekir.İnsanların birçoğu bu kriterleri dikkate almadan karar verdikleri için istedikleri mesleğe ulaşamamakta, mutsuz ve başarısız olmaktadırlar.
Alan /Meslek seçerken öncelikle kendinizi çok iyi tanımanız gerekmektedir. Ayrıca karar verirken seçenekler hakkında derinlemesine bilgi sahibi olmanın, önyargılardan uzak durmanın ve gerçekçi olmanın önemi büyüktür.
Kendini Tanımanın Alan Seçimindeki Önemi
Kendimizi hangi yönlerden tanıyabiliriz?
Ø Kişilik özelliklerimiz,
Ø Fiziksel özelliklerimiz,
Ø Yeteneklerimiz,
Ø Güçlü ve zayıf yönlerimiz,
Ø Değerlerimiz,
Ø İlgilerimiz,
Ø Tutumlarımız,
Ø Alışkanlıklarımız,
Ø Aile yapımız,
Ø Planlarınız,
Ø Amaçlarımız,
Ø Hayallerimiz,
Şu soruları da cevaplamalısınız:
Ø Hangi ortamlarda daha mutlu oluyorsunuz?
Ø Hangi işleri yaparken kendinizi daha mutlu hissediyorsunuz?
Ø Hangi işleri ne derece yapabiliyorsunuz?
Ø Hangi alanlarda yetenekli olduğunu biliyor musunuz?
Ø Yeteneklerinizi doğru olarak kullanabiliyor musunuz?
Ø İlgi alanlarımı biliyor musunuz?
Ø İlgi alanlarınıza giren ne tür etkinlikler yapıyorsunuz?
Ø Bir eğitim ortamından, bir çalışma alanından, kısaca bir meslekten ne beklediğimi açık ve net bir biçimde ifade edebiliyor musunuz?
Ø Kendinizi gerçekten tanıyor musunuz?
KENDİNİ TANIMA
İnsan, her canlı gibi, yaşamı boyunca bazı takım gelişim evrelerinden geçer. Kişilik gelişimi insanın toplumsallaşması, içinde yaşadığı toplumun beklentilerini yerine getirebilmesi için gerekli tutumları ve iletişim becerilerini kazanması sürecidir.
Bu gelişim süreci zihinsel ve duygusal gelişim başlıkları altında bilimsel olarak incelenmektedir. 20. asrın ortasından itibaren buna mesleki gelişim adı verilen bir boyut eklenmiştir. Mesleki gelişim bireyin giderek karmaşıklaşan çalışma yaşamında kendine uygun bir yer edinmesi ve o ortamda kendini gerçekleştirebilmesi için gerekli davranışları gerçekleştirme süreci olarak tanımlanabilir.
Mesleki gelişim süreci okul öncesi dönemden başlayıp meslek ömrünün sonuna kadar devam eden bir süreçtir. Bu süreç boyunca bireyin şu istendik davranışları gerçekleştirmesi beklenir:
· Hangi işleri ne derece yapabildiğinin farkında olma, çeşitli konulardaki yeteneklerini doğru olarak değerlendirebilme,
· Bir eğitim ortamından, bir çalışma alanından, kısaca bir meslekten ne beklediğini açık ve net bir biçimde ifade edebilme,
· Mevcut seçenekleri inceleme, başka seçenekler olup olmadığını araştırma,
· Seçeneklerin her birini, istek ve beklentileri karşılama, var olan yeteneklerle ve ekonomik olanaklarla erişebilme olasılığı bakımından değerlendirme,
· İstekleri karşılama olasılığı en yüksek görünen ve erişme olasılığı olanlara yönelme kararını verebilme.
İnsanın yaşamı boyunca yerine getireceği gelişim görevleri içinde en önemlisi ve en zor gerçekleştirilebileni ne istediği ve neleri ne ölçüde yapıp neleri yapamayacağı konusunda net ve kararlı bir benlik algısı geliştirmesidir. İnsanların kendini tanımasını engelleyen en önemli etmen, başkaları tarafından beğenilme, kabul görme arzusudur. Kendini başkalarının ölçütlerine göre değerlendiren kişi, kendi gerçeğinden uzaklaşacak, kendi özüne uymayan bir öz kavramı geliştirecek, doğasına yabancılaşacak ve gizilgüçlerini kullanamamaktan ileri gelen bir uyumsuzluk yaşayacaktır(Kuzgun,2000: 10)
Meslek seçimi ne yazık ki çok çalkantılı bir dönem olan ergenlik dönemine rastlamaktadır. Bu dönemde genç kendini tanımaya, kendinde olan değişikliklere alışmaya çalışmaktadır. Kısaca genç kendi kimlik arayışını tamamlamadan meslek seçimi yapmak zorunda kalmaktadır. Bu karar aşamasında bocalarken bir de okul, aile ve çevrenin baskısı bir de sınav stresi de eklenince gençler panik yaşamaktalar ve sağlıklı seçim yapamamaktalar.
Meslek seçimini tesadüflere bırakmamak ve sağlıklı seçim yapmak için ilk adım kendini tanımaktır. Çocukluğundan itibaren kendini tanıma yönünde bilgi birikimi olan gençlerin işi, tanımayanlara göre daha kolay olacaktır. Kendini tanımak için:
· Güçlü ve zayıf yönlerin tanınması,
· Bedensel ve beyinsel güçlerinizle ilgili farkındalık geliştirme,
· Hobi alanlarının tespiti,
· Kişilik özelliklerinin tanınması,
· Yeteneklerin değerlendirilmesi gerekmektedir. (Telman, 2000: 76).
İlgiler, yetenekler, değerler ve kişilik özellikleri ile seçeceği alan/meslek arasında ilişki
Ø İlgilerinizin neler olduğunun farkında mısınız?
Ø Hangi ilgi alanlarının, hangi mesleklerle ilgili olduğu biliyor musunuz?
Ø İlgilerinizle seçeceğiniz alan/meslek arasında ilişki kurabiliyor musunuz?
Ø Yeteneklerinizin neler olduğunun farkında mısınız?
Ø Hangi yeteneklerin, hangi mesleklerle ilgili olduğu biliyor musunuz?
Ø Yeteneklerinizle seçeceğiniz alan/meslek arasında ilişki kurabiliyor musunuz?
Ø Değerlerinizin neler olduğunun farkında mısınız?
Ø Hangi değerlerin, hangi mesleklerle ilgili olduğu biliyor musunuz?
Ø Değerlerinizle seçeceğiniz alan/meslek arasında ilişki kurabiliyor musunuz?
İLGİLER – YETENEKLER – DEĞERLER
İLGİLER:
İnsanlar yaptıkları herhangi bir işten, katıldıkları herhangi bir etkinlikten doyum sağlamak isterler. Bir kimse yaptığı herhangi bir işin sonunda para, takdir, ödül gibi çeşitli kazançlar elde edebilir. Bundan başka bir de işin kendisi kişiye doyum sağlayabilir. Yani kişi o işi yapmakla mutlu olabilir, uzun ve yorucu bir çalışma süresinin sonunda kendisini huzurlu ve ruhen dinlenmiş hissedebilir. Böyle bir kimse, kısıtlayıcı koşullar altında dahi o işi tekrar tekrar yapma isteği duyabilir. Kısaca herhangi bir zorlama altında olmadığı ya da kendisine bir ödül vaad edilmediği halde bir kişi kendiliğinden bazı faaliyetlere girişiyor ve bundan doyum sağlıyorsa bu kimsenin o tür faaliyetlere karşı ilgisi olduğu söylenebilir.
Bireyin seçme özgürlüğü olduğu durumlarda gerçek ilgiyi saptama olasılığı daha yüksektir. Bir kimse önünde çeşitli faaliyet imkânları bulunduğu halde hep belli bir faaliyet türüne yöneliyorsa o faaliyete ilgisi olduğu söylenebilir. Bir kimsenin ilgi duyduğu bir faaliyet alanı genellikle onun yetenekli bir alandır. İnsan yalnızca yetenekli olduğu alanlarda başarılı çalışmalar yapabilir.
İLGİ ALANLARI VE MESLEKLER:
Temel Bilim: Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Tıp, Veterinerlik, Mühendislikler vb.
Sosyal Bilim: Hukuk, Siyaset Bilim, Sosyoloji, Psikoloji, İlahiyat vb.
Canlı varlık: Ziraat fakültesinin bölümleri, veterinerlik vb.
Mekanik: Makine müh., Makine , Elektrik elektronik müh., elektrik, elektronik vb.
İkna: Gazetecilik, Yazarlık, Diplomatlık, Hukuk, Öğretmenlik, Din Görevlisi vb.
Ticaret: İşletme, iktisat, Pazarlama, Reklâmcılık vb.
İş Ayrıntıları: Muhasebe, Büro Yönetimi Sekreterlik vb.
Edebiyat: Dil ve Edebiyat,Basın Yayın vb.
Güzel Sanatlar: Resim, Heykel, Fotoğrafçılık, İç mimarlık, El sanatları vb.
Müzik: Konservatuarın bölümleri vb.
Sosyal Yardım: Tıp, Psikoloji, Sosyal Hizmetler, Çocuk Gelişimi vb.
YETENEKLER:
Yetenek, öğrenme gücü, belli bir eğitimden yararlanabilme gücü olarak tanımlanabilir. Herhangi bir davranışı, bilgi ya da beceriyi öğrenebilmek için doğuştan sahip olunan gizilgücün (kapasitenin) çevre ile etkileşim sonucu geliştirilmiş ve yeni öğrenmeler için hazır hale getirilmiş kısmını ifade eder. Böylece bir kimsenin, belli bir yaşa kadar geliştirdiği becerilere bakarak onun yeni bir eğitim sürecinden ne kadar yararlanabileceği kestirilir. Bir kişi sayılarla işlem yapmayı çabuk öğrenirken başka biri müzik aleti çalmayı çabuk öğrenebilir. Çalışma hayatında çeşitli yeteneklerini farklı düzeylerde gerektiren pek çok meslek vardır. Bir kimse bir mesleği ya da mesleğe hazırlayan bir eğitim programını seçerken hangi yetenek türüne ne derece sahip olduğu düşünmeli ve en çok sahip olduğu yeteneğini kullanabileceği çalışma alanını araştırılmalıdır
YETENEKLER VE MESLEKLER:
Sözel Yetenek: Sosyal Bilimler, Dilbilim, Diğer İnsan Bilimleri vb.
Sayısal Yetenek: Temel Bilimler, Tıp, Sağlık Bilimleri, Mühendislikler vb.
Şekil uzay yeteneği: İnşaat, Makine, Harita Kadastro, Jeodezi Fotogrametri Mühendisliği, Mimarlık, Endüstriyel Tasarım, Grafik, Tasarım, Diş Hekimliği, Diş Teknikerliği vb.
DEĞERLER:
İnsan davranışlarının amacı bir takım ihtiyaçları karşılamaktır. İnsanlar ömürlerinin yaklaşık üçte birini kapsayan meslek faaliyetlerinden doyum beklerler. Meslek faaliyetlerinin sonunda beklenen doyum genellikle meslek değeri olarak adlandırılır. İlgilerin de belli faaliyetlerin yapılması sırasında yaşanan mutluluğu ifade eden bir kavram olduğuna değinilmişti. Ancak ilgi, faaliyetin özünden duyulan doyumu, değer ise o faaliyetin yapıldığı ortamdan ve getirdiği toplumsal ödüllerden kaynaklanan doyumları içerir. Örneğin bir kimse bir doğa olayının nedenlerini merak edebilir ve bunu açıklamak için araştırma yapabilir. Olayın nedenini bulmak için giriştiği çabalar ve eriştiği sonuç kişiyi mutlu ediyorsa ve kişi bu nedenle bu tür çalışmaları yapmaya hep istekli oluyorsa bu ilgi’ dir. Bu bilimsel çalışması sonucunda önemli bir bulgu elde eden bu kişi ödüllendirilebilir; kendisine yüksek ücretli bir iş verilebilir, ünü çevresine yayılabilir ve popüler olabilir. Ancak kişiyi güdüleyen bu faktörler çalışmanın özünden çok sonucundan elde edilen doyumlardır. Bir kimsenin “ Ben ne için çalışıyorum”, “ Mesleğimden, hayattan ne bekliyorum” gibi sorulara verdiği cevaplar o kişinin meslek değerlerini yansıtır. Bu cevaplar “ Yeteneklerimi geliştirmek için”, “ Sevdiğim faaliyetleri yapıp mutlu olmak için “ ya da “ Çok para kazanıp zengin olmak için “...vb. olabilir.
İlgiler daha çok meslek alanlarından birine yönelişimizde rol oynayan kişilik özelliğimizdir. Değerler ise genelde belli bir meslek alanında iş ya da pozisyon tercihinde etkili olmaktadır. Bilindiği gibi belli bir meslek alanında çok değişik iş ve pozisyonlar bulunabilmekte ve bunlar bireylerin değişik ihtiyaçlarına farklı düzeyde cevap verebilmektedirler. Değerleri yakından tanıyan bir kimse, bunlara uygun iş ve pozisyonları kolaylıkla bulabileceği mesleklere yönelebilir ve eğitimi sırasında kendini o pozisyonların gereklerine göre hazırlar.
DEĞERLER VE MESLEKLER:
Yeteneği Kullanma: Yeteneklerini kullanan insan hangi meslekte olursa olsun başarılı olacaktır.
Yaratıcılık: Resim, Grafik, Mimarlık, İç Mimarlık, Dekorasyon, Öğretmenlik vb.
Yarışma: Sanat Ve Bilim Alanındaki Meslekler.
İşbirliği: Bazı mesleklerde işbirliği olmazsa olmazdır. Örneğin; Tıp, Mühendislik, Öğretmenlik Bazı mesleklerde ise olmasa da olabilir. Örneğin; Eczacılık, Terzilik, Aşçılık vb.
Değişiklik: Gazetecilik, Diplomatlık, Pazarlamacılık, Arkeoloji, Müfettişlik, Turizm Rehberliği vb.
Düzenli Yaşam: Devlet Sektöründe, Büro İşlerinde, Laboratuarda vb.
Liderlik: Her meslekte liderlik ve yöneticilik pozisyonuna gelinebilir.
Kazanç: Çalışan herkes rahat bir yaşam sürecek gelir elde etmek ister. Ancak bazı kişiler için yüksek kazanç elde etmek çok daha önemli olabilir. Bunu sadece mesleklerle sınırlamak mümkün değildir. Kişinin birikimi, performansı, çabası, ortam vb. etmenler daha fazla etkilidir.
Ün Sahibi Olma: Çeşitli sanat dalları, tiyatro, sinema, televizyon, gazetecilik, yazarlık vb.
KİŞİLİK TİPLERİ
Kendinizi en iyi anlatan kişilik tipini belirleyiniz. Her bir kişilik tipine uygun mesleklerin neler olabileceğini de düşünün.
Gerçekçi:
Nesneleri, araçları, makineleri, hayvanları sistematik bir şekilde kullanmaya önem verirler. El ile yapılan işleri tercih ederler. Alet ve makine kullanmaktan, bitki ve hayvan üretmekten zevk alırlar, sosyal ilişkilerden, zihinsel faaliyetlerden hoşlanmazlar. Mekanik ve atletik yetenekleri, açık hava ilgileri gelişmiştir. Somut ve akla yakın önerilere, para, güç ve statüye önem verirler. Utangaç, içten, samimi, dengeli ve pratik kişilerdir.
Araştırıcı:
Fiziksel, biyolojik ve sosyal olayları anlamak ve kontrol etmek için onları sistematik olarak gözlemlemekten, soyut kavramlarla uğraşmaktan hoşlanırlar. İkna etmekten, sosyal ilişkilere girmekten kaçınırlar. Kendilerini akademik yeteneklere sahip, zihinsel bakımdan güçlü olarak tanımlarlar. Başlıca ilgi alanları bilimsel çalışmadır. Analitik düşünebilen, eleştirel tutuma sahip, meraklı, bağımsız hareket eden, metotlu çalışan, mantıklı kişilerdir.
Gelenekçi:
Verilerle ilgilenmekten ve bunları sistematik bir şekilde işlemekten, örneğin kayıt tutmaktan, yazıları dosyalamaktan, yazıların kopyasını çıkarmaktan ve onları daha önce belirlenmiş bir plana göre düzene koymaktan, bilgisayar kullanmaktan hoşlanırlar. Belirsiz, sistemleşmemiş, araştırma türü faaliyetlerden kaçınırlar. Büro işleri, hesaplama ile ilgili faaliyetler bu kimselerin başlıca ilgi alanlarını oluştururlar. Belli başlı yetenekleri, ayrıntıyı algılama ve hesaplamadır. Dürüst, savunucu, becerikli, katı, itaatkâr, düzenli, sabırlı, pratik kişilerdir.
Sosyal:
Başkalarını bilgilendirmeye, eğitmeye, geliştirmeye aydınlatmaya yönelik faaliyetleri tercih ederler. Kişiler arası ilişkilerde beceri kazanmaya önem verirler. El ile yapılan teknik işlerde yetenekleri zayıftır. Başkalarına yardım etmekten hoşlanırlar. Başkalarını anlayan, öğretme yeteneği olan, mekanik ve bilimsel yetenekleri zayıf kişilerdir. İşbirliğine yatkın, yardımsever, idealist, ikna edici, sorumlu, nazik, anlayışlı kişilerdir.
Girişimci:
Ekonomik çıkar elde etme veya bir kurumun hedeflerine erişmek için insanları etkilemeye yönelik faaliyetleri tercih ederler. Gözlem yapma, sembolik veriler üzerinde çalışma, sembolik veriler üzerinde çalışma veya sistematik olmaya yönelik etkinliklerden kaçınırlar. Liderlik, kişiler arası iletişim ve ikna yeteneklerini geliştirmeye önem verirler. Bilimsel yeteneklerden yoksundur. İstediğini elde eden, maceracı, tartışmacı, kendini göstermeye meraklı, enerjik, atak, kendine güvenen, konuşkan kişilerdir.
Sanatçı:
Net, belirli ve sistemli olmayan serbest faaliyetlere yönelirler. Bu faaliyetler maddeye, söze ve insana ilişkin malzemelerin sanat ürünleri yaratmak için el ile işlemesini gerektirir. Açık, sistematik ve düzenli faaliyetlerden kaçınır. Hep aynı şekilde yapılan işlerden hoşlanmazlar. Sezgisel, kural tanımaz, kendini gözlemleyen, bağımsız, kendini gözlemleyen, bağımsız, kendini ifade eden, düzensiz, duygusal, yaratıcı kişilerdir. (Holland’ın kuramından uyarlanmıştır. Kuzgun (2000))
Alan seçiminde kendinizi ve içinde bulunduğunuz şartları gerçekçi bir biçimde değerlendirin
. Meslek seçiminin önemi, büyük ölçüde insanın mesleğini seçerken bir anlamda gelecekteki hayat biçimini de belirlemesinden kaynaklanmaktadır.
Ø Seçeceğim alana kaynaklık eden derslerde başarılı mıyım?
Ø Seçeceğim alana kaynaklık eden dersleri çalışırken ve bu derslerle ilgili etkinliklerden hoşlanıyor muyum?
Ø Seçeceğim alana kaynaklık eden dersler ilgilerime uyuyor mu?
Ø Yeteneklerim seçeceğim bu alana uygun mu?
Ø Bu alanın gerektirdiği zorunluluklara sahip miyim? (Örn. dil)
Ø Seçeceğim alanda hangi mesleklerin neler olduğunu biliyor muyum?
Ø Seçeceğim alandaki meslekler ilgilerime uyuyor mu?
Ø Seçeceğim alandaki meslekler yeteneklerime uyuyor mu?
Ø Seçeceğim alandaki meslekler değerlerime uyuyor mu?
Ø Seçeceğim alandaki meslekler kişilik özelliklerime uyuyor mu?
Ø Seçeceğim alandaki meslekler akademik başarıma uyuyor mu?
Ø Seçeceğim alandaki meslekler isteklerime uyuyor mu? vb..
Aşağıdaki örnekteki öğrencinin neleri göz ardı ettiğini düşünün:
“Ali 9. sınıf öğrencisidir. Gelecekte başarılı bir gazeteci ya da televizyoncu olmak istemektedir. Okulda başarılı bir öğrencidir ve tüm derslerinden yüksek notlar almaktadır. Ama en çok sevdiği ders Edebiyat ve Tarih’tir. Sürekli kitap okumakta, okul gazetesinde çalışmakta birçok dergi ve gazeteyi yakından izlemektedir. Okul dışında öykü ve denemeler de yazmaktadır. Okulda seçebileceği alanları incelemiş, ileride seçmeyi düşündüğü Gazetecilik, İletişim Ve Radyo Televizyon bölümlerinin Sözel alanda olduğunu öğrenmiştir ve bu alanı seçmeyi düşünmektedir. Ablası Tıp eğitimi almaktadır ve ailesi onun da ablası gibi doktor olmasını istemektedir ve fen bilimleri alanını seçmesi konusunda baskı yapmaktadır. Özellikle annesi onun sosyal Bilimler alanını seçmesini hiç istememektedir. Çünkü ona göre; Sosyal bilimler alanında başarısız, hiç bir alana giremeyen öğrenciler bulunur. Babasına göre ise sosyal bilimler alanındaki mesleklerde para kazanamaz, oysa doktor olsa hayatını garanti altına alacaktır.
Fen derslerinde başarılı olduğu için öğretmenleri de alan seçerken Fen Bilimleri alanını seçmesini önermektedir. En yakın arkadaşı da fen bilimleri alanını seçmeye karar vermiş ve onun da bu alanı seçmesini istemektedir. Sene sonunda alan seçerken bütün bunları düşünmüş ve fen bilimleri alanını seçmiştir. Düzenli çalışan bir öğrenci olduğu için fen bilimleri alanında başarılı olmuştur ama hiç mutlu olmamıştır. Sonunda okul bitince Tıp fakültesini de kazanamamıştır. Puanı düştüğü için sözel alanda istediği bölümleri de tercih edememiştir. Ertesi yıl sınava tekrar hazırlanmış yine kazanamamıştır ve ek kontenjanla istemeyerek Eczacılık yazmış ve kazanmış. Bir yandan dersleri çok ağır olan bu bölümde okumuş bir yandan da bol bol okumaya ve yazılar yazmaya devam etmiştir. Mezun olunca eczacılık yapmamış önce yerel bir kanalda muhabirlik daha sonra da büyük bir gazetede iş bulmuştur. Çok başarılı olmasına rağmen bu alanda eğitim almamanın sıkıntılarını ve eksikliğini hep yaşamıştır.
Geriye dönüp baktığında keşke alan seçimimi başkalarına göre değil kendi isteğime göre yapsaymışım demektedir.”
Alan seçerken yukarıda verilen durumlara benzer yanlış seçimler yapan birçok öğrenci oluyor ve ne yazık ki bu öğrencilerin hem başarısız hem de mutsuz oluyor. Çevrenizde bu duruma benzer yaşantıları olan kişilerin deneyimlerini de alabilirsiniz.
Öğrencileri bu yanlışa kendilerini gerçekçi bir biçimde değerlendirememeleri ve alan seçimi ile ilgili kararlarını alırken doğruluğunu araştırmadan birtakım önyargı ve klişelerle hareket etmelerini neden olmaktadır.
Geleceğe ilişkin amaçlarınızı oluştururken okulda uygulanan sınavların ve testlerin sonuçlarından yararlanın.
Yaşamı anlamlı kılmada amaçlarınız çok önemlidir. Geleceğe yönelik amaçlarınızı oluşturmada ilgilerinizi, yeteneğinizi, değerlerinizi dikkate almanız sizin gelecekte sağlıklı amaçlar oluşturmanıza yardımcı olacaktır. İlgi, yetenek ve değerin yanı sıra okulda sizlere uygulanan testler ve test dışı teknikler gelecekteki amacınızı oluşturmada size yön verecektir.
GELECEĞE YÖNELİK AMAÇLARIM
A.Geleceğe yönelik amaçlarınızı açık ve net biçimde ifade edin.
1.
2.
3.
B. Geleceğe yönelik amacınızı belirlemede nelere ihtiyaç duyduğunuzu belirtin.
C.Geleceğe yönelik amacınızı gerçekleştirmek için yapmanız gerekenleri belirleyin.
D. Geleceğe yönelik amacınız gerçekleşeceği yaklaşık bir tarih (yıl olarak) belirleyin.
Formda yer alan her bir amacın size uygulanan test ve test dışı teknikleri ile ne derece tutarlı olduğunu sorgulayın.
Doldurduğunuz bu formu saklayın daha sonraki yıllarda amaçlarınızı gözden geçirmeniz gerektiğinde, amaçlarınıza tekrar şekil vermek istediğinizde size yardımcı olabilir.
Yeteneklerinize Uygun Meslekler
Soyut Düşünebilme:
Bu sözcük, sayı veya şekillerle ifade edilen soyut kavramları öğrenebilme ve bunları kullanarak akıl yürütme gücü olarak tanımlanabilir. Bu yetenek, üniversite giriş sınavlarında sözel ve sayısal yetenek olarak ölçülür. Bu yeteneğe sahip kişilerin fizik, biyoloji, felsefe ve sosyoloji gibi mesleklerde başarılı oldukları görülür.
Akıcı Bir Dille Yazabilme:
Sözcükleri ustalıkla kullanabilme, zengin bir kelime dağarcığına ve çağrışım gücüne sahip olma şeklinde tanımlayabileceğimiz bu yetenek, dil-edebiyat programlarında başarı için gerekli olan ve yazarlarda gözlenen özel bir yetenektir. Bu yeteneği, sözcüklerle ifade edilen kavramları kullanarak akıl yürütebilme yeteneği ile karıştırmamak gerekir.
Başkalarını Anlayabilme:
İletişim sırasında karşıdaki insanın ne düşündüğünü, neler hissettiğini anlayabilme gücü olarak tanımlanan bu yetenek "eş duyum" (empati) olarak adlandırılmaktadır. Psikolojik yardım hizmetlerinde çalışan psikologların, psikolojik danışmanların, öğretmenlerin, halkla ilişkiler uzmanlarının hekim ve hemşirelerin, yöneticilerin bu yeteneğe sahip olmaları mesleklerinde başarılı olmalarını sağlayabilir.
Şekil İletişimini Görebilme:
Şekilleri ayrıntıları ile algılayabilme, şekiller arasındaki benzerlikleri ve farkları görebilme gücünü yansıtan bu yetenek, teknik alanlarda, mühendislik alanında ve plastik sanatlar alanında başarı için gereklidir.
Uzay İlişkilerini Görebilme:
Bu yetenek, cisimleri üç boyutlu görebilme, bir şeklin düzlem üzerinde veya bir cismin uzayda hareketini göz önünde canlandırabilme (Mesela bir evin planına bakarak yapılmış hali) gücünü ifade eder. Tahmin edileceği gibi bu yetenek mimarlıkta, plastik sanatlarda, marangozluk, terzilik ve benzeri mesleklerde başarı için gereklidir.
Mekanik Yetenek:
Uzay ilişkilerini görebilme ve şekil ilişkileri yetenekleri ile ilişkili olan bu yetenek, bir makinenin işleyişindeki ilkeyi kavrayabilme, makinenin parçaları arasındaki ilişkiyi görebilme, makine desenleri çizebilme veya makineyi geliştirici fikirler üretebilme gücünü ifade eder. Makine tamiri ve yapımı alanında çalışanlarda bu yeteneğin çok güçlü olması gerekir.
El-Parmak Becerisi:
Elleri ve parmakları ustalıkla kullanabilme de bir özel yetenek olup kuyumculuk, cerrahlık gibi küçük objelerle uğraşmayı gerektiren mesleklerde çalışanların bu yeteneklerinin gelişmiş olması, meslek başarısı için çok önemlidir. Düz bir çizgi çizebilme, bir hedefi uzaktan vurabilme gibi Becerilerde ifadesini bulan bu yetenek, el-parmak becerisi gibi mimarlıkta, sanatta, kaynakçılıkta, marangozlukta ve cerrahi alanında başarı sağlayabilmek için gerekli bir yetenektir.
Kas Koordinasyonu;
Güçlü kaslara sahip olmak ve bunları eş güdümle kullanabilmek de bir yetenektir. Bu yetenek tahmin edileceği gibi sporla uğraşan kimselerde çok gelişmiştir. Spor meslekleri yanında ritmik dans, bale gibi sanat dalları bu yeteneği gerektiren alanlardır.
Renk Algısı:
Bu yetenek renkleri ve aralarındaki ince farkları algılayabilme gücünü ifade eder. İç mimarlık, dekorasyon gibi sanat dallarında, gıda üretimi gibi mesleklerde çalışanların renk körü olmamaları, renkleri iyi algılamaları gerekmektedir.
Yapıcılık:
Alışılmış olanın dışına çıkabilme, yeni ve değişik fikirler, yöntemler ortaya koyabilme gücü olan yapıcılık, her türlü çalışma alanında kendini gösterebilirse, bilim ve sanat çalışmalarında, teknik alanlarda ve işletmecilikte kişi yapıcı gücünü daha fazla ortaya koyma fırsatı bulabilir. Yukarıda tanımlananlardan başka müzik, resim gibi çok erken yaşlarda kendini gösteren sanat yetenekleri herkesçe bilinen ve belli çalışma alanları ile ilgili olan yeteneklerdir. Okullardaki çeşitli dersler ve ders dışında yapılan etkinlikler bu yeteneklerin kullanıldığı ve geliştirildiği çalışma alanlarıdır. Yeteneklerini tanımak isteyen bir kimse, okulda çeşitli konuları öğrenmeye çalışırken yaşadıkları üzerinde düşünebilir; hangi konuları daha çabuk ve kolay, hangilerini daha zor öğrendiğine bakarak, yetenekleri hakkında bir fikir edinebilir. Bir kimse, geçmiş başarılarını tarafsız bir tutumla değerlendirebildiği ölçüde yetenekleri hakkında doğru bir karar verir.
İLGİNİZE UYGUN MESLEKLER
1) Temel bilimlere ilginiz varsa;
Fizik, Kimya, Biyoloji, Diş Hekimliği, Fizik Tedavi, Petrol Müh., Seramik, Tekstil Müh., Bahçe Bitkileri, Bitki Koruma, Tarla Bitkileri, Fiziki Antropoloji.
2) Sosyal bilimlere ilginiz varsa;
Psikoloji, Sosyoloji, Sağlık Eğitimi, Sağlık İdaresi, Antropoloji, Arşivcilik, Felsefe, Gazetecilik, Halkla ilişkiler, Prohisterya, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık, Sanat Tarihi, Sosyal Antropoloji, Tarih, Sosyal Bilgiler Öğretmenliği, Arkeoloji, Sosyal Hizmetler.
3) Canlılarla uğraşmaktan hoşlanıyorsanız;
Tıp, Diş Hekimliği, Hemşirelik, Balıkçılık, Veterinerlik, Bahçe Bitkileri, Tarla Bitkileri, Peyzaj Mimarlığı, Su Ürünleri, Bahçe Ziraatı, Endüstri Bitkileri Yetiştirme, Fidecilik, Kanatlı Hayvan Yetiştirme, Arıcılık, Bağcılık, Budama, Seracılık.
4) Mekaniğe, makineleri inceleme, onarma ve yapmaya ilgi duyuyorsanız;
Bilgisayar Mühendisliği, Deniz Teknik Mühendisliği, Elektronik Mühendisliği, Gemi inşaatı Mühendisliği, Uçak Mühendisliği, Makine Mühendisliği, Tekstil Mühendisliği, Tarım Makineleri, Teknik Eğitim, Makine-Motor Bölümleri.
5) İkna etme ve başkalarını etkileme yeteneğiniz varsa;
Hukuk, İşletme, Otelcilik, Öğretmenlik, İletişim Sanatları, Sinema-TV, Sağlık İdaresi, işletme, Felsefe, Psikoloji, Gazetecilik, Halkla İlişkiler, Kamu Yönetimi, Radyo-TV, Sermaye Piyasası, Sigortacılık, Turizm İşletmeciliği, Seyahat İşletmeciliği, İthalat-İhracat, Dış Ticaret.
6) Edebiyattan, inceleyip eleştirmek ve yazmaktan hoşlanıyorsanız;
Gazetecilik, Halk Bilimi, Halkla ilişkiler, Dil ve Edebiyat Bölümü, Dokümantasyon, Felsefe, Kütüphanecilik, Tarih, iletişim Sanatları, Sinema-TV, Tiyatro.
7) Sosyal yardımdan, insanlara ilgi göstermekten hoşlanıyorsanız;
Tıp, Fizik Tedavi, Hemşirelik, Çocuk Sağlığı ve Eğitimi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık, Psikoloji, Sosyal Hizmetler, Zihinsel ve İşitme Engelliler ve Üstün Zekalılar Öğretmenliği.
8) Bilimsel çalışmadan hoşlanıyorsanız;
Astronomi, Biyoloji, Fizik, Kimya, Diyetik,Eczacılık, Tıbbi Bilimler, Jeofizik, Matematik Mühendisliği, Seramik, Su Ürünleri, Antropoloji, Klasik Arkeoloji, Tarih, Biyokimya, Moleküler Biyoloji, Uzay Bilimleri, Sosyoloji, Tıbbi Dokümantasyon.
9) Matematik, fen ve ekonomi alanlarına ilgi duyuyorsanız;
Ağaç İşleri Mühendisliği, Balıkçılık, Çevre Mühendisliği, Elektrik-Elektronik, Gıda Mühendisliği, Güverte, İnşaat, İşletme Mühendisliği, Kimya Mühendisliği, Meteoroloji, Mimarlık, Tekstil, Tarım Makineleri, Endüstri Ürünleri Tasarımı
10) Ekonomi ve sosyal bilimlere ilgi duyuyorsanız;
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri ilişkileri, Deniz İşletmeciliği, Ev Ekonomisi, Ev idaresi, Aile Ekonomisi, Halkla ilişkiler, iktisat, işletme, Kamu Yönetimi, Sermaye Piyasası, Uluslararası İlişkiler, Bankacılık, Sigortacılık.
ÖĞRENCİNİN ALAN SEÇİMİNDE AİLEYE TAVSİYELER
Lise birinci sınıftan itibaren başlayan yıllar, öğrencinin geleceğine ilişkin yeni kararlar almasını ve bu kararları uygulamaya koymasını gerektiren yıllardır. Lise öğrencileriyle yapılan araştırmalar, öğrencilerin en çok “gelecek, meslek ve öğrenim” konusunda kaygıya düştüklerini göstermektedir. O halde bu yıllar, kritik yıllardır ve aile, yani anne-baba ve gençle ilgili diğer yetişkin bireyler gence yardımcı olmalıdırlar.
Anne-babanın izlemesi gereken tutumlar şu şekilde özetlenebilir.
• Çocuğunuzun ders başarısını, ilgi ve yeteneklerini, serbest zamanlarında ne tür etkinliklerde bulunduğunu gözlemleyin.
• Seçmeyi düşündüğü mesleklerle ilgili araştırmayı birlikte yapın.
• Bazı durumlarda anne-baba kendilerinin gerçekleştiremedikleri idealleri çocuklarının gerçekleştirmesini isterler. Çocuğunuzun istek ve ideallerinin sizinkinden farklı olabileceğini unutmayınız.
• Alanlara kaynaklık eden derslerdeki başarı çok önemlidir. Çünkü bu dersler, seçmeyi düşündüğü alanda daha geniş ve kapsamlı olarak okutulacaktır. Bu derslerde zorlanıyorsa başarısı düşecek, bu da diploma notunun düşük olmasına, dolayısıyla orta öğretim başarı puanının düşük gelmesine sebep olacaktır.
• Bazen de anne-babalar çocuklarının ilgi, yetenek ve isteklerini dikkate almadan kendilerine ait kurulu bir düzeni devam ettirmeleri için (baba tekstil işiyle ilgileniyorsa çocuktan tekstil mühendisi olmasını istemek gibi) onlara telkinde bulunmakta, hatta zorlamaktadırlar. Bireysel farklılıkları dikkate almak gerekmektedir.
• Ailede eşler arasındaki çatışmalar veya ergenlik çağındaki gençle yapılan aşırı tartışmalar gencin başarısını ve sağlıklı bir alan/meslek seçimi kararını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Özellikle aile içi ilişkiler, iletişim ve desteğin olumlu bir şekilde yansımasında yarar vardır.
ALAN ve MESLEK SEÇİMİNDE YAPILAN BAZI YANLIŞLAR
• Lise dönemi gencin grup ilişkilerine çok önem verdiği bir yaş dönemidir ve genç, gruptan ayrılmak istemez. Alan seçiminde de grubun çoğunluğu nereye yöneliyorsa genç, arkadaşlarından ayrılmamak için ilgi ve yetenekleri dışında bir alanı seçmek gibi bir yanlışa düşebilir.
• Öğrenci bazen de ailesinin, okulun, çevresinin ve hatta toplumun etkisinde kalarak ilgi ve yeteneklerine uygun olmayan alanı da seçebiliyor.
• Gençlerin meslek seçiminde önemli olan bir etken de çok popüler ve gelir getiren mesleklere olan eğilimdir. Eğer ders başarısı ve yetenekler bu mesleklere uygun değilse ve buna rağmen yine bu meslekleri seçiyorsa, öğrenimini tamamlayıp mesleki yaşama başladığında yaptığı işten zevk alamama, yeteneklerini kullanamama gibi olumsuzluklarla karşılaşabilmektedir.
Öğrencilerimizin kendilerine en uygun alanı seçerek eğitim ve öğretim hayatları boyunca huzurlu ve başarılı olmaları dileklerimizle…
Psikdan_ahmet@hotmail.com